Bir önceki yazımda, deprem felaketine devletin nasıl müdahele etmesi gerektiğinden uzun uzun bahsetmiş, deprem vergisi diye toplanan paraların nerelere ve nasıl harcanması gerektiğini detaylandırmıştım. Ben bu yazıyı tamamladıktan sonra hükümet, ÖTV adı altında toplanan, deprem vergilerinin 46-48 milyar TL olduğunu ve nerelere harcandığını açıkladı ve biz anladık ki duble yollar, sağlık harcamaları ve eğitim harcamaları adı altında bu paralar harcanmış ve bitmiş. Peki şimdi ben merak ediyorum; 17 Ağustos 1999 depremini yaşamasaydık, ve böyle bir vergi konmuş olmasaydı, biz eğitimsiz, sağlıksız ve duble yolsuz bir hayat mı geçirecektik? Yani çocuklarımızın eğitim alma ve hastalarımızın tedavi görme sebebi, 1999 depremi midir? Hükümet kendi ağzıyla açıkladı, bir yılda sağlığa harcanan para 46 milyar TL. Peki madem biz 12 senede topladığımız parayı, bir yıllık sağlık harcamamıza harcıyoruz, o zaman ödenen SSK primleri nereye gidiyor? Bu sorular ve malesef cevapları da, karşınızda işleri demagoji olan milletvekilleri olduğu için böyle uzar gider.
Milletvekilliği bir meslek midir adlı yazımda bahsettiğim gibi, kim gelse sorun değişmeyecektir, çünkü sistem buna müsade etmemektedir. Yatırım yaparak, para harcayarak, işini gücünü bırakarak milletvekili olmuş kişi, sahip olduğu gücü elinde tutmak için, şartları kendi lehine, kendine oy sağlayacak şekilde ve kendi yerini perçinleyecek şekilde kullanacaktır.
Hükümet politikaları bütçe ile hayata geçirilir. Devlet, bir yürütme yılı içinde yapacağı tüm yatırımların ve harcamaların, bir sene öncesinden bütçesini yapar. Bu bütçe içerisinde, eğitime, sağlığa , ulaşıma, savunma sanayine ve daha bir çok kaleme ne kadar harcama yapacağını belirler. Potansiyel gelirlerini çıkarır ve gider kalemlerini de bu gelirlere göre dengeler. Tabi ki zaman zaman bu bütçede şaşmalar olur, evdeki hesap çarşıya uymaz ama bu uyumsuzluk başka bir sebep için toplanmaya başlanmış bir vergiyi bu işler için kullanmayı gerektirmez. Devlet burada deprem için toplanan vergiyi, olası bir deprem için hazır bulundurmalıydı. Bir evvelki yazımda bahsettiğim gibi, deprem beklenen bölgelerde, afet koordinasyon merkezlerine yatırımlar yapmalıydı ve depreme hazırlıklı olmalıydı. Bir ailede elektrik faturasının ödenmesi için verilen para, telefon faturasının ödenmesine kullanılıra, bir süre sonra o ailenin elektrikleri kesilir. Türkiye'nin de Van depreminde elektriği kesilmiştir, vatandaşlardan toplanan para ve yardımlar da, eve komşudan kaçak hat çekmekten başka bir şeye benzememektedir.
Not: Dask adı altında toplanan paralar ne oldu, onları soramıyoruz bile :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder